Kayıtlar

Nisan, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Aşk hikayesi mi...

Resim
  Hayır, bu bir aşk hikâyesi değil! Evlerimizin önünden, anayoldan denize kadar uzanan uzun balkon bizi birleştirirdi. Kapılarımız hep açık olurdu. O küçücük evlere çok kişi, çok “şey” sığardı. Mimarisi ve doğası gereği 16 blokluk kocaman bir aile idik. Her yaştan, her yerden, her çeşitten insanlardık. Zamanın ünlülerinin bile evi vardı mesela. Farklılıklarımız zenginliğimizdi -ama ve- herkes eşit, herkes aynıydı. Yaşam oradaydı, gerisinde yaz zamanı gelsin diye beklerdik; pullu mektuplar ve bağlanmayı bekleyen telefonlarla bile şimdikinden daha yakındık, daha bağlantıdaydık. Mesela; o büyük çınarımız insanlar gibi, erkimizi ve kuşakları da birleştirirdi. Bizim de çocuklarımıza miras bırakmayı dilediğimiz! Onların yürüdüğü yollarda yürüdük, anıları üstüne anı yaptık. Tam olması gerektiği gibi; büyürken aynı gizli saklı köşelerden başladık maceralarımıza ve yenilerini keşfettik, ekledik. Bahsetmiştim; taa dedelerim zamanından; annem ve babam orada aşık olup evlenmişti, ben orada toh...

14-44

Resim
  “ Bir seviyi anlamak bir yaşam harcamaktır! Harcayacaksın... Anlayacaksın... ” Edip Akbayram ♪♪♪ Başka söze ne hacet. Yine de üstadın lafı üzerine laf kalabalığı edeceğim.  Hatırladıkça.. ve tekrar tanıdıkça.. hem şaşırdığım.. hem tanıdık, yuvadan, yürekten birşeyler bulduğum.  Bu kadar aynı, iyi anlaşan iki kafa, iki kalp… hayat hangi ara yollarımızı ayırdı da, bizi uzaklaştırdı acaba? ya da neydi bizi tekrar biraraya getiren; masum çocukluğumuzla bin dereden geçmiş yetişkinliğimizi birleştiren. Eskileri kurcaladık; acı, tatlı anıların bulunduğu tozlu kutuları karıştırdık. öyle masum, öyle içten anılara ulaştık.  Hani kutularda, albümlerde olmayan sırlara kavuştuk… bir hatıra obje, iki komik fotoğraf ile…  “çok değerli, uzun süredir aradığım, kaybettiğim bişeyi bulmuş, hasretle özlediğime kavuşmuş gibi.. seni tekrar buldum şu an” dedim. Dedi “anlıyorum, ben de seninleyim!” …ki birbirimizi bulalı oluyodu bir süre, ama çocukluğumuzu tekrar katalı beri, buydu be...

Veda

Resim
Arabayı atarcasına parketti, kapıyı çarparak indi, bahçenin kısa patikasından hışımla üzerime yürüdü. Her ne olduysa gelirken olmuştu tahminim ya da farkedince gelmeye karar vermişti. Kimbilir ne zamandır sürüyordu kafasında kavga. Sadece yol en az bir saatti. Bunca zaman "kafasında".. hayır.. "kalbinde" kavga etmişti, savaş vermişti. Ben o süre boyunca onunlaymışımcasına.. kavgaya kaldığı yerden devam edercesine.. haykırdı... "Hayır! ben sadece sana böyleyim. sen içimdeki iyiyi ortaya çıkartıyorsun ve bu hayatıma yayılmaya başladı. Hayır! bu dünyada bu şekilde varolamam, böyle biri olamam!" Son söz'de katılmıştım kavgaya nihayetinde, verecek bir cevabım yoktu. çünkü çoktan kavgayı kaybetmişti. çünkü çoktan kavgayı kaybetmiştim.  Kısa bir süre sonra. Yine bahçede oturuyorum. Havada garip bir etki eski. Neden bilmeden, kalktım ve sokağa çıktım. Ağır çekim filmi sahnesi gibi, dört bir taraftan köpekler geliyordu. Hayretle ve belki biraz uyuşmuş şekilde k...

Kalbimm hafif de..

Resim
Kalbim hafif de... yüreğim ağır be dostum! Hani şükürlerim küfürlerime karışmıyor mu bazı bazı.. işte bu da o olsun.. arada bi tane de siyah/beyaz olsun. Kimbilir kaç kış geçti.. ama hep bahar geldi. Olur öyle arada. Şefkatle dinlerim her hali. Gelir... geçer... Yol bulur, hatta yol olur.. Biliyorum!   I 💙Luna  … tüm kalbimle  … daima sevgiyle   Şebnem Özenç